Dün sevgili Haydar Karayünlü’nün İzmir’de Kurup İstanbul Balatta devam eden Ceres Antikanın açılışına katıldım.
[dropcap]Y[/dropcap]ılların koleksiyoneri Haydar Bey depolarca biriktirdiği bir birinden muhteşem Antikaları artık Ceres Antika bünyesinde satışa sunuyor. Her antika biriktiren er ya da geç bazı elindeki eserleri yada objeleri satma ihtiyacı duyuyor. Bu kişilerden biri de benim. Haydar Karayünlü bu manada örnek alınacak bir insan. Yaptığı her işte olduğu gibi Antika işinde de son derece profesyonel giriş yaptı. Balatta bulunan iki yerini de harap haldeyken alıp restore edip gezerken zevk alacağınız bir Antikacı dükkânına çevirdi. Bir antika biriktiren bir insan olarak kendisinden çok şey öğreneceğimi düşünüyorum.
Ceres Antikanın dün açılışına teşrif ettik, Haydar Karayünlü, işin başında Olan oğlu Cem Karayünlü ve Emel Korkmaz hanımefendi bize çok güzel ev sahipliği yaptı. Çok güzel ağırlandık doğrusu. Fakat benim için açılışı farklı yönleri de oldu, mutluluk verici yönler.
Antika camiasında zaman zaman atışmalarımız, tartışmalarımız oluyor, her sektörde olduğu gibi. Beni de gönül koyduğum insanlar oluyor. İgiltereden bir abime uzun süredir gönül kırgınlığım vardı, açılışta karşı karşıya gelme durumumuz oldu ve bana hiçbir açıklama borcu olmadığı halde açıklama ihtiyacı hissedip içten özrü ile beni çok mutlu etti. Yanlış anlamayın benden özür dilemsi bana açıklma yapması değil beni mutlu eden, beni mutlu eden o insanın hayatımda dost olarak devam edeceği olmasıydı. Ben sevdiklerime kırılırım çünkü.
Yine kırıldığım ama çok kırıldığım bir kardeşim de gönlümü aldı bu güzel günde. İki insanı da çok sevdiğimden, çok candan can gördüğümden kırılmıştım. Kırgınlıklarımız geldi geçti birana o ortamda.
Antika dükkânı açılışı değil sanki bir bayram havasın da oldu benim için.
Online Mezatlardan ismen bildiğim insanlarla karşılaştım sohbet etme imkânım oldu açılışta. Bunlardan herkesin destekçisi Leda hanım ve eşi, bir çok kez online sohbet etme imkanımız olmasına rağmen ilk kez bir araya geldiğim Bursa’nın tanımış antikacılarından Efser’de bunlardan biriydi.
Çılgın ve bu piyasa da en çok tartıştığım hatta kavgalar ettiğim Sedat Veysel Bolcal sesinden opera dinlemek ayrı bir güzellikti benim için. Veli Akpınar ısrarlara rağmen Türkü söyletemedik ama onu görmekten de mutluluk duydu doğrusu. Mehmet Ali Göz, Ferhat Bolcal, Hülya Bolcal, kardeşlerimde katılanlar arasındaydı. Erkan Direnci namı diğer İkizler Kitaplar Kırtasiyede dostum olarak oraydı.
Arcem Müzayede, Antik Tatavla markaları ile son yılların en çok atak yapan patronlarda açılıştaydı. Yakın dostluğu ile herkesin sevgili, abisi Ahmet Avcı, İngiltere’den gelip katılmıştı. Tabi mezatların en ikna edici adamı Ramazan İrdem de oradaydı.
Ortama neşe katan iki insandan bahsetmeden geçmeyeceğim. Her mezatçıya ve sektöre destek olan şahsen ben ne zaman sokak canları için bir şey satsam ilk satın alıp destek veren sevgi dolu hayvan sever Sevgili Ahmet Baydemir ve saatlere üfleyen adan Robert Scoot’da aramızdaydı.
Ceres Antika’ya çıktığı bu güzel yolda başarılarının devamını diliyorum. Unutmayın ki “Antika1 toplumun baleliğinin tutulmasında önemlidir.